Tüketici İşlemi Hakkında Ne Biliyoruz?

6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un 3/1 Maddesine göre tüketici işlemi, mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemdir.

Aynı yasa maddesi düzenlemesine göre tüketici, ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişidir. TTK’nin 864/5 maddesine göre ise tüketici, sözleşmeyi ticari veya meslekî faaliyeti ile ilgili olmayan bir amaçla yapan bir gerçek ya da tüzel kişi olarak tanımlanmıştır.

Tüketici özel amaçlarla malı satın alan kimse olup, işlemi yaparken hangi amaçla hareket etmiş olduğunun dolayısıyla onun özel amaçlarla bir malı satın almasına yönelik hareket ettiğinin belirlenmesi gerekmektedir.

Yargıtay’a göre tüketici işleminden söz edebilmek için, hukuki işleme konu olan mal veya hizmetin, tüketici olan alıcının uhdesinde kalması, malın ticari hayata geri dönmemesi, ödenen maliyetin geri kazanılmaması, başka bir malın ham maddesi veya yarı mamul maddesi olarak kullanılmaması gerekir. Tüketici işlemi yönünden belirleyici olan, satın alınan mal veya hizmetin sayısı veya bedeli değil, tüketicinin, mal veya hizmeti satın alırken ticari veya mesleki amaç ile hareket etmemesi ve yine kendi ihtiyacı için kullanması ya da tüketmesidir.

Tüketici İşlemine Bağlanan Sonuç

Her türlü tüketici işlemine, tüketiciyi korumak amacı ile 6502 sayılı TKHK hükümleri öncelikle uygulanır. TKHK’de hüküm bulunmayan hâllerde genel hükümler uygulanır. Taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olması, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu Kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemez.

TKHK, TTK ve TBK’ye göre özel bir kanundur. TKHK’ye göre, her türlü sözleşme, tüketici işleminin konusunu oluşturabilmekte; hatta bir sözleşmenin başka bir kanunda düzenlenmiş olması ve TKHK’nin bu sözleşmeye dair hiçbir düzenleme içermemesi de sonucu değiştirmemektedir.

Tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemeleri görevlidir (TKHK m. 73/1). Tüketici işlemleri ile ilgili özel hukuk uyuşmazlıklarında görevli mahkeme, tüketici mahkemeleri olup görevli mahkemenin belirlenmesinde işlemin, tüketici işlemi niteliğinde olması yeterli ve tek kıstas olarak kabul edilmiştir. Bununla birlikte, bazı tüketici işlemleri aynı zamanda ticari dava niteliğinde olsa bile görevli mahkeme yine tüketici mahkemeleri olacaktır (TKHK m. 83/2; TTK m. 5/1). Bu durumda görevli mahkemelerin tüketici mahkemeleri olması uyuşmazlığın ticari dava olması niteliğini değiştirmemektedir.

Uyuşmazlığın taraflarından birisinin tüketici olduğu bankacılık işlemleri, sigorta sözleşmeleri ve taşıma işleri ile ilgili uyuşmazlıklar TTK’nin 4/1. maddesinde düzenlenmiş olup mutlak ticari dava niteliğindedir. Aynı zamanda taraflardan birisinin tüketici olması ve TKHK’nin 3/1-kmaddesinindeki diğer koşulların bulunması nedeniyle tüketici işlemi niteliğindedir. Diğer yandan bir ticari işletmeyi ilgilendirmeleri sebebi ile TTK’nin 3’üncü maddesi gereğince ticari iş niteliğinde uyuşmazlıklardandır. Böyle bir durumda, bu uyuşmazlıklara öncelikle TKHK hükümleri, bu kanunda hüküm bulunmayan hâllerde ise genel hüküm niteliğindeki TMK, TBK ve TTK hükümleri uygulanacaktır. Görevli mahkemeler ise tüketici mahkemeleri olacaktır. Ancak tüm bu hallerde uyuşmazlıkların ticari dava niteliği ortadan kalkmayacaktır.

HANGİ TÜKETİCİ UYUŞMAZLIKLARI DAVA ŞARTI TÜKETİCİ HUKUKU ARABULUCULUK KAPSAMI DIŞINDADIR?

28.07.2020 tarihinde yürürlüğe giren 7251 S.K. ile 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanuna 73’üncü maddesinden sonra gelmek üzere eklenen 73/A maddesi ile düzenlenen Dava Şartı Arabuluculuk hükmüne göre;

a) Tüketici hakem heyetinin görevi kapsamında olan uyuşmazlıklar

b) Tüketici hakem heyeti kararlarına yapılan itirazlar

c) 73’üncü maddenin altıncı fıkrasında belirtilen davalar (Tüketici örgütleri, ilgili kamu kurum ve kuruluşları ile Bakanlık tarafından haksız ticari uygulamalar ve ticari reklamlara ilişkin hükümler dışında, genel olarak tüketicileri ilgilendiren ve bu Kanuna aykırı bir durumun doğma tehlikesi olan hâllerde bunun önlenmesine veya durdurulmasına ilişkin ihtiyati tedbir kararı alınması veya hukuka aykırı durumun tespiti, önlenmesi veya durdurulması amacıyla tüketici mahkemelerinde açılacak davalar)

ç) 74 üncü maddede belirtilen davalar (Satışa sunulan bir seri malın ayıplı olduğunun tespiti, üretiminin veya satışının durdurulması, ayıbın ortadan kaldırılması ve satış amacıyla elinde bulunduranlardan toplatılması için Bakanlık, tüketiciler veya tüketici örgütleri tarafından açılacak davalar.)

d) Tüketici işlemi mahiyetinde olan ve taşınmazın aynından doğan uyuşmazlıklar (Gayrimenkule ilişkin ayni haklar; mülkiyet hakkı (zilyetlik, tapu sicili), irtifak hakları (intifa, sükna, inşaat, kaynak, diğer irtifak hakları), gayrimenkul rehin hakları)

Dava şartı arabuluculuk kapsamı dışında kalmaktadır.

Buna göre örneğin; Hakem Tayini, Hakemin Reddi, Satıcının Hakem Kurulu Kararına İtirazı, Tanıma ve Tenfiz Tapu İptali ve Tescil, Yükleniciden Konut Alımı Nedeniyle Tapu İptali ve Tescil, Tüketicinin Hakem Kurulu Kararına İtirazı, Üretim ve Satışın Durdurulması, Malın Toplatılması İstemli, Yargılanmanın Yenilenmesi uyuşmazlıkları, dava şartı arabuluculuk kapsamı dışındadır.

HANGİ TÜKETİCİ UYUŞMAZLIKLARI DAVA ŞARTI TÜKETİCİ HUKUKU ARABULUCULUK KAPSAMINDA KALMAKTADIR?

3. Şahıs Tarafından Açılan Menfi Tespit,

  • Alacak,
  • Satıcının Açtığı Abonelik Sözleşmesinden Kaynaklanan Alacak,
  • Abone Sözleşmesi Kaynaklı Alacak,
  • Banka Garanti Sözleşmesinden Kaynaklanan alacak,
  • İstirdat,
  • İtirazın İptali,
  • Kredi Kartı Verence Açılan Kredi Kartı
  • Kredi Kartı Verence Açılan Tüketici Kredisi
  • Menfi Tespit,
  • Banka Kredi Sözleşmesinden Kaynaklanan Menfi Tespit,
  • Promosyon,
  • Satıcı Tarafından Açılan Devre Tatil Sözleşmesinden Kaynaklanan
  • Satıcı Tarafından Açılan Kampanyalı Satış,
  • Satıcının Açtığı İtirazın İptali,
  • Satıcının Açtığı Menfi Tespit,
  • Satıcının Açtığı Paket Tur Sözleşmesi,
  • Tazminat,
  • Tespit,
  • Tüketici Tarafından Açılan Devre Tatil Sözleşmesinden Kaynaklanan
  • Tüketici Tarafından Açılan Kampanyalı Satış,
  • Tüketici Tarafından Açılan Kredi Kartı,
  • Tüketicinin Açtığı Abonelik Sözleşmesi,
  • Tüketicinin Açtığı İtirazın İptali,
  • Tüketicinin Açtığı Menfi Tespit,
  • Tüketicinin Açtığı Paket Tur Sözleşmesi,
  • Tüketicinin Açtığı Sözleşmenin Uyarlanması,
  • Tüketicinin Açtığı Tüketici Kredisinden Kaynaklanan
  • Tüketiciyi Koruma Kanunundan Kaynaklanan
  • Malın Ayıplı Olmasından Kaynaklanan
  • Hizmetin Ayıplı Olmasından Kaynaklanan

DAVA ŞARTI TÜKETİCİ HUKUKU UYUŞMAZLIĞI ARABULUCULUKTA TARAFLAR İLK TOPLANTIYA KATILMAZSA NE OLUR?

Dava şartı arabuluculuk sürecinde, taraflardan biri geçerli bir mazeret göstermeden ilk toplantıya katılmaz ve bu sebeple arabuluculuk faaliyeti sona erdirilirse, toplantıya katılmayan taraf son tutanakta belirtilir ve bu taraf davada kısmen veya tamamen haklı çıksa bile yargılama giderinin tamamından sorumlu tutulur. Ayrıca bu taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmez.

Her iki taraf da ilk toplantıya katılmaz ve bu sebeple arabuluculuk faaliyeti sona erdirilirse, açılacak davalarda tarafların yaptıkları yargılama giderleri kendi üzerlerinde bırakılır. Ancak, "geçerli bir mazeret göstermeden ilk toplantıya katılmayan taraf veya tarafların haklı çıksalar bile yargılama giderinden tamamen sorumlu tutulacaklarına ve lehlerine vekalet ücreti hükmedilmeyeceğine" ilişkin hüküm, tüketici aleyhine uygulanmaz.

DAVA ŞARTI TÜKETİCİ HUKUKU UYUŞMAZLIĞI ARABULUCULUKTA, ARABULUCULUK ÜCRETİ NASIL ÖDENİR?

Arabulucunun ücreti; faaliyetin sona erdiği tarihte yürürlükte bulunan Arabulucu Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenir. Tarifede belirlenen ücretlerin altında arabuluculuk ücreti kararlaştırılamaz. Tarafların arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaları halinde, arabuluculuk ücreti, Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesinin eki Arabuluculuk Ücret Tarifesinin İkinci Kısmına göre aksi kararlaştırılmadıkça taraflarca eşit şekilde karşılanır. Bu durumda ücret, Tarifenin Birinci Kısmında belirtilen iki saatlik ücret tutarından az olamaz.

Arabuluculuk faaliyeti sonunda taraflara ulaşılamaması, taraflar katılmadığı için görüşme yapılamaması veya tarafların anlaşamamaları hallerinde, iki saatlik arabuluculuk ücreti, Tarifenin Birinci Kısmına göre Adalet Bakanlığı Bütçesinden ödenir. Tarafların anlaşmaları halinde tüketicinin ödemesi gereken arabuluculuk ücreti de Adalet Bakanlığı Bütçesinden ödenir. Ancak tüketicinin ödemesi gereken arabuluculuk ücreti, Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesinin eki Arabuluculuk Ücret Tarifesinin Birinci Kısmına göre iki saatlik ücret tutarını geçemez. Adalet Bakanlığı Bütçesinden ödenen arabuluculuk ücreti yargılama giderlerinden sayılır. Arabuluculuk faaliyeti sonunda açılan davanın tüketici lehine sonuçlanması halinde arabuluculuk ücreti, 6183 sayılı Kanun hükümlerine göre davalıdan tahsil olunarak bütçeye gelir kaydedilir.